“DENETİM YETKİMİZ YOK, BU ALAN İL ÖZEL İDARESİ'NİN SORUMLULUĞUNDA”
Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, Objektif’e özel açıklamalarda bulundu. Geçtiğimiz aylarda Kartalkaya’da yaşanan yangın faciası, PKK’nın silah bırakması ve terörsüz Türkiye başta olmak üzere birçok konuda açıklamalarda bulunan Özcan, “Kartalkaya’da meydana gelen yangında 78 canımızı kaybettik, yangının sorumlusu kim?” sorusuna “Ne inşaat ruhsatı, ne iskan, ne de iş yeri açma ruhsatı belediyemiz tarafından verilmiştir. Denetim yetkimiz yok. Bu alan İl Özel İdaresi'nin sorumluluğunda" dedi.
“BURADA BOLU BELEDİYESİ'NİN HERHANGİ BİR KUSURU YOK”
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın da denetim yükümlülüklerini yerine getirmediğini söyleyen Özcan, Prof. Dr. Metin Günday'ın hazırladığı hukuki raporu işaret ederek, yazılı görüşte "Burada Bolu Belediyesi'nin herhangi bir kusur ve sorumluluğu yok, burada sorumluluk derecesine göre birinci derece İl Özel İdaresi'nin sorumluluğu var" sonucunun netleştirildiğini bir kez daha dile getirdi.
Meclis Araştırma Komisyonu’nunda da detayları anlattığını belirten Özcan, diğer kurumlardan üst düzey yetkililerin yerine yardımcı düzeyinde temsilciler gönderildiğine dikkat çekti. Özcan, “Komisyonda tüm partilerden vekiller belediyenin sorumluluğu olmadığını net şekilde anladı, şu ana kadar çağırılan kurumların birinci derece yetkilisi olarak bir tek ben gitmişim.” dedi.
Aynı zamanda Özcan, bazı bakanlıkların kendi personeline yönelik soruşturma izni vermediğini, buna karşın belediye çalışanları ve özel idare çalışanlarıyla ilgili hiç izin almadan hakkında doğrudan tutuklama tedbirine başvurulduğunu belirtti.
“KÜRT VATANDAŞLARIN SORUNU DEM’İN UMRUNDA DEĞİL”
Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, Terörsüz Türkiye ve PKK'nın silah bırakma açıklaması ile ilgi de açıklamalarda bulundu.
Özcan, süreçte Kürt vatandaşların gerçek sorunlarının gündeme getirilmediğini, yeni sürecin emperyalizmin bir parçası olduğunu ifade ederek, "Burada hiçbir zaman Kürt vatandaşlarımızın gerçek sorunları gündeme gelmedi, ekonomik sorunlar gündeme gelmedi. Feodal yapı gündeme gelmedi. Güneydoğudaki topraksız köylünün dertleri gündeme gelmedi. Şırnak'taki hastane problemi, Hakkari'deki okul problemi hiç gündeme gelmedi. Buradaki yoksul Kürt çocukları, gençleri nasıl iş bulabilir? Kimsenin umurunda değil. Ne DEM
Parti’nin, ne HDP'nin ne de hükümetin umurunda. Burada büyük bir emperyal plan oynanıyor." dedi.
“ASIL YAPI YPG, SURİYE’DE BİR DEVLET KURMA HAZIRLIĞINDA”
PKK'nın sembolik olarak silah bırakmasının aslında Büyük Orta Doğu Projesi olduğunu ve Suriye'de kurulması hedeflenen bir Kürt devletine zemin hazırlamak olduğunu öne süren Özcan, "PKK zaten askeri olarak tükenmişti, asıl yapı YPG Suriye'de bir devlet kurma hazırlığında" ifadelerini kullandı.
MHP ve İktidarı da eleştiren Özcan “Daha önce HDP’ye terör örgütü uzantısı diyenler, şimdi terör örgütünün liderine bu ülkenin bir adında milliyetçi olan bir partinin genel başkanı teşekkür ederek başlıyor.” dedi.
Sürecin temel hedeflerinden birinin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın koltukta kalmasını sağlamak olduğunu sıkça iddia eden Özcan, “Koltuk için, para için bu ülkeye bu bedel ödetilemez” ifadelerini kullandı.
"CUMHURBAŞKANI OLACAĞIM DEDİ OPERASYONLAR BAŞLADI"
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutukluluğuna da değinen Özcan İmamoğlu'na yönelik düzenlenen operasyonların, Cumhurbaşkanlığı adaylığının açıklanmasını ardından gerçekleştiğini söyledi. Özcan, “Sayın İmamoğlu Cumhurbaşkanı adayı olmak istemeseydi, böyle bir iddiayla yola çıkmasaydı, bugün başına bunlar gelir miydi gelmez miydi? Ne zaman ki tekrar seçilip ben Cumhurbaşkanı adayı olma iddiasındayım, Cumhurbaşkanı olacağım dediği noktada kendisine operasyonlar başladı.” ifadelerini kullandı.
Soruşturmadaki gizli tanıklara da dikkat çeken Özcan, “Gizli tanıklardan bir tanesi zaten 55 tane sabıkası olan biri. Nesine güveneceksin, nasıl güveneceksin? Bir hukukçu olarak utançtayız diyorum” dedi. Yakın zamanda İmamoğlu ile görüşmek için talepte bulunduğunu ve sıra beklediğini söyledi.
