CHP Mersin İl Kongresi geride kaldı. Kongre geride kalırken önümüzdeki süreçte, parti içinde güç dengelerinin yeniden şekillendiği bir tablo bıraktı.
Kongrede, tek aday olarak çıkan Koral Ömür’ün listesi seçildi ama herkes aynı soruyu sormaya devam ediyor:
“Ali Boltaç neden listede yok?”
Kâğıt üstünde listeyi hazırlayan isim Koral Ömür olarak görünse de Mersin siyasetini yakından takip eden herkes biliyor ki,
CHP’de hiçbir liste Vahap Seçer'in onayı olmadan hazırlanmaz. Ve bu tablo bize bir kez daha gösterdi ki; listede Seçer kendi denkleminin dışında kalan isimleri (ister belediye başkanı, ister örgüt temsilcisi olsun) sistemin dışında tutmayı tercih ediyor.
“Aynı Film, Yeni Sezon”
Bu senaryo aslında yeni değil. Önceki dönem CHP’li belediye başkanına da aynı oyun oynanmış ve belediye başkanlığı döneminde partinin merkez yapısında dışlanmıştı. Şimdi aynı tabloyu Ali Boltaç üzerinden izliyoruz.
Parti içinde “denge siyaseti” diye tanımlanan bu anlayış,
yerelde güçlü isimlerin önünü keserek, merkezde tam bir kontrol alanı kurmayı hedefliyor. Kısacası Mersin’de kim delege olacak, kim olmayacak;
örgüt değil, bir irade merkezi belirliyor.
Parti İçi Mesaj: “Sıranı Bil”
Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç’ın dışarıda bırakılması sadece bir isim meselesi değil; CHP’nin Mersin’de hangi tarz siyasetle ilerleyeceğinin işaretidir.
Mesaj açık: “Benim çizgimde yürümezsen, kongre listesinde yerin yok.”
Oysa parti tabanında Boltaç; halkla iç içe, genç, dinamik ve sahada olan bir profil olarak öne çıkıyor. Bu nedenle onun dışarıda bırakılması, sadece bir belediye başkanına değil, partinin tabanına da verilmiş bir mesaj olarak görülüyor.
Sonuç: Delege Listesi mi, Güç Haritası mı?
CHP Mersin’de bugün yaşanan, sadece bir kongre değil; önümüzdeki süreçte kimin yol arkadaşı olacağına, kimin dışarıda kalacağına dair verilmiş stratejik bir karar.
Ama bu tablo şunu da unutmamalı: Ali Boltaç, başkasına benzemez. Sessiz kalmaz, siyasette bunun mutlaka bir karşılığı olur. Çünkü Boltaç’ın arkasında yalnızca bir belediye değil, gönlüne girdiği Tarsus halkının güçlü bir desteği var. Ve siyaset, sonunda her zaman halkta karşılığını bulur.