Kıbrıs Barış Harekâtı Gazisi Abdullah Oğuz, savaş yıllarında yaşadıklarını anlatırken, eşi Emine Oğuz ise, o dönemde çocuklarıyla birlikte verdiği mücadeleyi anlattı. Vatan uğruna verilmiş zorlu mücadele, zaferin anlamını bir kez daha gözler önüne serdi. Kıbrıs Barış Harekatı Gazisi Abdullah Oğuz, ilk çıkartmaya gittikleri günlerden bahsederken “Çok şehit ve gazi arkadaşlarımız kaybettik o günleri yaşamayan anlayamaz” diyerek o günlerin anlatılmakla anlaşılamayacağını vurguladı.
O günlerden kalan hatıralarının evlerinde çıkan yangın sebebiyle yok olduğunu üzülerek belirten Oğuz, o günlerde arkasında bıraktığı çocuklarını ve ailesinden “Arkamızda çocuklarımız vardı biz evliydik gittikten 3 ay sonra oğlum oldu. Dedim ki ben ölürsem oğlum intikamımızı alır” sözleriyle ifade etti. Mustafa Kemal Atatürk için; “Mustafa Kemal Atatürk’ün yerini hiç kimse tutamaz” diyen Oğuz, “Vatan olmasaydı, Atatürk olmasaydı şu anları yaşayamazdık” dedi.
Eşi Emine Oğuz ise, o günleri, “Benim eşimin savaşa gittiğini bir arkadaşımızdan öğrendim. Telgraf çekiyorum geri geliyor. Birisi öldü diye haber verdi bize. Yaralılar bezlerin içerisinde geldi. Altından kanlar akıyor. Hastaneye getirdiler. Karabucak ormanına çadırlar kuruldu. Bütün hastalar oraya götürdüler. Aradık bütün çadırları var mı yaralı diye bulamadık. Bir bebeğim vardı iki gözüm iki çeşme. Sekiz ay deniz sahilinde gecemizi gündüzümüzü orada geçirdim. Bir haber denizden siyah bir şey görsem gemi mi geliyor diye bakıyoruz yollara sekiz ay sonra geldi. Ama eşim o kadar kötü bir haldeydi ki anlatamam çok acı günlerdi… Benim çocuğum babasını tanıyamadı.”